knut hamsun un gençlik yıllarında açlık çektiği günleri anlattığı acıklı ve etkileyici kitabı...
halinize daha içten şükredebilmek için mutlaka okuyun...
insanın içini acıtan ama mutlaka okunması gereken bir kitap.
açlık duygusunu tanımlamak bir bütünde ancak böyle olurdu herhalde..
ramazan ayında okuyunca daha bir anlamlı oluyor. insan açların halinden ancak böyle bir kitapta anlayabilirdi. fakat hayatımda ilk defa bir kitabın en önemli karakterine bu kadar küfür ettim. sürekli ruhsal iniş çıkışlar yaşaması sinir etti doğrusu.
aç karnına bu kitabı okumak insanı gerçekten çok etkiliyor..kitap her sayfası ile biraz daha içine çekiyor zihnine anlatmak istediği hissi yerleştiriyor..açlık psikilosinini ve de bunun kahramanda yarattığı psikolojiyi çok güzel anlatan güzel bir eser knut humson'un kitabı.
açlığın ve bağıl sefaletinin doğal sonucu olan sorunlarla mücadele etmek... gururdan ödün vermemek... kendini acındırma cümlelerini yaşanılan diyaloglar sırasında kullanılan sözcüklerde tercih etmemek... isim ve soyisminin; mücadele edilen sorunun aşılması için gereken '-talep etme' üslubunun, çok üstünde bir saygınlık seviyesinde olduğunun farkındalığında bir zihnin, buna mukabil; adeta aynaya bakan kedinin kendini aslan görmesi kadar, gerçeklikten uzak kurgusallığın, söz konusu verilen mücadelenin, -açlık- sorunlarını aşamadığının hazin sonucuna şahit olmak. hayatın gerçekliğini acı bir şekilde gözler önüne seren hamsun bu eserinde, kahramanının içindeki sesler itibarı ile nasıl tek başına bir kalabalığa döünüştüğüne; sanki bir charile cahaplin filmi izler gibi zihnimizde seslendirerek bu dönüşümün, yazım/anlatım tekniği açısından okur düzeyinde, -hiç şüphe yok ki- hayranlık duymasına sebep olmuştur. yazarın çektiği çileye lisan fazlaca acı var burada. sanatçı olmanın zorluğu, yazarın yaşam alanı olan fikir üretme ortamının elverişsizliğinin zihine olan muhalefetinin fikir üretmenin önünde oluşturduğu mukavemetin ne denli zorluk olarak ortaya çıktığını biz okur kitlesine bundan daha iyi nasıl anlatılabilirdi ki...
sanatçı toplumu aydınlatmak için yeri geliyor yanıyormuş demek ki. yanarken aydınlatıyor...tüm bu aydınlatma sürecinde ise kahramının tek başına kalabalığa dönüşüp kendi iç dünyasında çok sesliliği ile tartışarak, mevcut-halihazır problemin çözüm yollarını muhakeme edebilmesi ise, işte sanat! işte edebiyat bu! dedirtmiş ve eserin bitişi ise, hayatta varolan rasyonların değişmezliğini gözler önüne sermiştir. ' karnınız açken kültürü düşünemezsiniz ve esas imtihan ise ahlakınızdır.
# | Resim | Kitap Adı | Yayınlanma | Kullanıcı Adı | Görüntüle |
---|---|---|---|---|---|
1 |
![]() |
victoria | 2005 | ( @kilinjos) | Görüntüle |
Kitap Adı victoria
Yayınlanma Tarihi 2005
Kullanıcı Görüntüle |
|||||
2 |
![]() |
pan | 2004 | ( @kilinjos) | Görüntüle |
Kitap Adı pan
Yayınlanma Tarihi 2004
Kullanıcı Görüntüle |
|||||
3 |
![]() |
toprak yeşerince | 1969 | ( @jasmin_) | Görüntüle |
Kitap Adı toprak yeşerince
Yayınlanma Tarihi 1969
Kullanıcı Görüntüle |